ÜLKELERİ DANSLARIYLA TANIYIN

Bazıları onu ritmik bir salınım, bazıları da estetize edilmiş hareketler olarak tanımlıyor. Dans kuramcısı Susan Langer’a göre ise dans, “Hayati güçleri görünür kılan bir oyun.” Her ülkenin kendine özgü kültürüyle, tarihi ve mutfağıyla dünyada çeşitlilik yaratması gibi, bir halkın hikayesini yansıtan dans da diğer hareket biçimlerinden estetik doğasıyla ayrılıyor. İlk insanı dansa yönlendiren kimi zaman doğa, kimi zaman doğum ve ölüm, kimi zaman kötü ruhlar olsa da modern dünya dansları, kendini ifade etmenin en evrensel, en eğlenceli bazen de en kışkırtıcı yolu. Öyle ki en kalabalık metropollerden en ilkel kabilelere kadar dünya farklı ülkelerin dansları, farklı kültürlerin müziğiyle renkleniyor. Üstelik bazı ülkelerin sadece adını duymak bile tanıdık melodilerin içimizde yankılanması için yeterli oluyor. Dünya danslarıyla özdeşleşen ülkelerin tutkuları, korkuları, sevinçleri ve kavgalarıyla, aslında onların kim olduklarını anlatan bu evrensel dile her çağda kulak veriyor. Peki siz farklı kültürlerin eğlencelerine, hüzünlerine ve tutkularına ayna olan yabancı danslar ve ritimlerle tanışacağınız bir […]

ÜLKELERİ DANSLARIYLA TANIYIN

Bazıları onu ritmik bir salınım, bazıları da estetize edilmiş hareketler olarak tanımlıyor. Dans kuramcısı Susan Langer’a göre ise dans, “Hayati güçleri görünür kılan bir oyun.” Her ülkenin kendine özgü kültürüyle, tarihi ve mutfağıyla dünyada çeşitlilik yaratması gibi, bir halkın hikayesini yansıtan dans da diğer hareket biçimlerinden estetik doğasıyla ayrılıyor. İlk insanı dansa yönlendiren kimi zaman doğa, kimi zaman doğum ve ölüm, kimi zaman kötü ruhlar olsa da modern dünya dansları, kendini ifade etmenin en evrensel, en eğlenceli bazen de en kışkırtıcı yolu. Öyle ki en kalabalık metropollerden en ilkel kabilelere kadar dünya farklı ülkelerin dansları, farklı kültürlerin müziğiyle renkleniyor. Üstelik bazı ülkelerin sadece adını duymak bile tanıdık melodilerin içimizde yankılanması için yeterli oluyor. Dünya danslarıyla özdeşleşen ülkelerin tutkuları, korkuları, sevinçleri ve kavgalarıyla, aslında onların kim olduklarını anlatan bu evrensel dile her çağda kulak veriyor. Peki siz farklı kültürlerin eğlencelerine, hüzünlerine ve tutkularına ayna olan yabancı danslar ve ritimlerle tanışacağınız bir yolculuğa hazır mısınız?  İşte dünya dansları mozaiğinde yer eden en ünlü dans türleri ve onlarla özdeşleşen ülkeler…

1- ENDÜLÜS’ÜN HÜZÜNLÜ RAKSI: FLAMENKO

Bir İspanyol gitarı, hızla yere vuran ritmik ayaklar ve alkışlar… Sahneden yansıyan haliyle Flamenko zihinlerde bu tabloyu çizse de bu İspanyol dansı, yakından bakanlara bir ezilmişlik ve başkaldırı hikayesi anlatıyor. Dünya danslarının bu gizemli kahramanının kökeni ise bizi Endülüs bölgesine götürüyor. Ancak Flamenko’da Latin Amerika, Küba, İspanya Yahudileri ve Çingene kültürlerinin etkisini görmek de mümkün. Ezilen etnik kökenlerin duygularının dışa vurumu olan, dünya danslarının bu romantik ve hüzünlü aktörü, günümüzde İspanya turizminde başrolü oynuyor. Her yıl düzenlenen Flamenko festivalleri, konserler ve dans gösterileri dünyanın dört bir yanından gelen dans tutkunlarını İspanyol ateşini yakından hissetmeye davet ediyor.


2- GÜNEY İTALYA’DAN SIRA DIŞI BİR DANS: TARANTELLA

Dans çeşitleri tarihsel kaynağını her zaman doğa olayları ya da kötü ruhların kovulması ihtiyacından almıyor. Öyle ki dünya danslarına adını Tarantella olarak yazdıran çılgın hareketlerin amacı, dans etmekten çok aslında sadece tarantula örümceğini kovmaktı. Yani Ortaçağ İtalya’sı için dans, tarantula örümceğinin zehrinden arınmak demekti. Çünkü inanca göre tarantula tarafından sokulan kişi, ancak bu dansı yaparsa iyileşebiliyordu. Günümüzde Güney İtalya ile özdeşleşen bu İtalyan dansı, doğaçlamaya dayanan hareketlerden oluşuyor. Müzik izleyicinin önünde o an, hareketler ise notalardan yayılan enerjinin hissettirdiği duygularla şekilleniyor. Güney İtalya, geleneksel danslar tarihine 15. ve 17. yüzyıllar arasında tüm İtalya’ya yayılan işte bu dansla geçiyor. Tarantula örümceğine adını, dünya danslarına Tarantella’yı veren Taranto kenti ise gezi rotalarının en sevilen liman şehirlerinden biri olmaya devam ediyor.

3- FRANSA’DAN VİYANA’YA UÇUŞAN ADIMLAR: VALS

Fransız dansları denilince artık aklımıza, Fransa’nın Lyon şehrinde her yıl düzenlenen ve tüm dünya danslarını içine alan The Biennale de la Danse geliyor. Bu uluslararası dans festivalinin amacı, coğrafyaya ve stile göre şekillenen dünya danslarını izleyicilere yansıtmak. Ve Fransa, ev sahipliği yaptığı bu dünya dansları festivalinde valsin yaratıcısı olarak anılıyor. 19. yüzyılda Almanya ve Avusturya’ya yayılan, bu bölgelerin kültürlerine göre dönüşen Vals, aslında 16. yüzyıl ortalarında Fransa’nın Provence bölgesinde “Valto” adıyla ortaya çıkıyor. Fransa’daki haliyle folklorik yapıdaki dans, Alman besteci Johann Strauss’un müziği ile birleşerek aristokrat bir kimliğe bürünüyor. Böylece vals, şık baloların zarif çiftleriyle özdeşleşen dünya danslarından biri oluyor. Günümüzde Viyana Valsi ve Modern Vals olarak iki türde yapılan bu dansı öğrenmek isteyenler ise elbette Viyana’da buluşuyor.

4- MİNSTREL ‘IN AFRO-AMERİKAN EVRİMİ: SOFT SHOE, TAP DANS VE DİĞERLERİ

Amerikan danslarının tarihi Afrika ve Avrupa’dan gelen dans formlarına dayanıyor. Tüm dünya danslarında olduğu gibi Amerikan dans çeşitleri isimleri kadar hikayeleri de etkiliyor. Bu danslar bir zamanlar Amerika’sına damga vuran müzik akımlarından etkileniyor, vodvil ve müzikallerin ise doğuşuna eşlik ediyor. 1740’da sahipler, Afrikalı kölelerine davul ve flüt çalma yasağı koyuyor. Elbette yasağa tepki yine dansla geliyor. Köleler, alkış, kemik sesi, ayak ve topukla vurarak çıkardıkları seslerle müziklerini duyurmaya devam ediyorlar. 1840’larda ise İrlandalılar, yüzlerini siyaha boyayarak bu dansa karşı bir hiciv niteliği taşıyan minstrel gösterilerine çıkıyorlar. Uzun yıllar Amerikan toplumunda popülerliğini koruyan bu dans nihayet evrim geçirerek dünya danslarındaki yerini Soft Shoe ve Tap dansı adıyla alıyor. Amerika dansları, en bilinen minstrel dansı Charliston, bir döneme damgasını vuran Break dans, One Step, Vals, Castle Walk ve Fox Trot ile dünya danslarının en hareketli figürlerine sahne oluyor.


5- KÜBA’NIN RESMİ DİLİ: ATEŞLİ KÜBA DANSLARI

Sabah, akşam, aç ya da tok… Küba’da dans etmek için yer ve zaman sınırı olmadığı gibi iletişim kurmak için aslında konuşmaya da gerek yok. Saatlerce sürse de hem izleyenlere hem yapanlara canlılık ve neşe veren Küba dansı çeşitleri, damarlarından müzik akan Küba halkını bazen bir karnavalda bazen kumsalda kendine çekiyor. Küba, dünya danslarına renk katan müziğini yaratırken Afrika kökenli sallamalı çalgılar ve ritim enstrümanlarının yanı sıra Fransa, Almanya, İngiltere ve İtalya’dan gelen telli, üflemeli ve klavyeli çalgıların etkisinde kalıyor. Rumba, Mambo, Comparsa ve Bolero ile Meksika dansları kültüründe yer eden Cha-Cha-Cha gibi duyguların akışa bırakıldığı, tutku dolu dansların ateşi elbette Salsa’nın kıvılcımını da burada yakıyor. Bir Latin Amerika dansı olan Salsa, günümüzde dünya danslarının evrensel figürlerinden biri olarak her ülkede kendine özgü bir stil kazanıyor.

6- BREZİLYA’YA GİTMEK İÇİN EN RENKLİ SEBEP: RİO KARNAVALI İLE SAMBA ÇOŞKUSU

Özel kostümler, bükülen dizler, coşkulu bir müzik ve sokakları dolduran rengarenk dansçıların adresi Brezilya, en popüler dünya danslarından biri olan Samba’nın ana vatanı. Figürleriyle geleneksel Afrika danslarına göz kırpan Samba, her yıl Rio Karnavalı’nda baş döndürücü yürüyüşlerle tüm dünyanın gözlerini kamaştırıyor. Samba müziğiyle 19. yüzyıldan beri yapılan bu Brezilya dans geleneği aslında tekli ya da grup halinde yapılabilen bir salon dansı. Rio Karnavalı’nda tekli örneklerini gördüğümüz Samba, uluslararası yarışmalarda ise eşli yapılıyor.

7- HIRÇIN, İHTİRASLI VE KALBİ KIRIK BİR ATEŞ: TANGO

1800’lü yıllarda aralarında Fransa, İtalya ve İspanya’nın bulunduğu işçi sınıfından birçok göçmen, büyük umutlarla geldikleri Güney Amerika’da bir dansın yaratıcısı olacaktı. Buenos Aires sokakları bu göçmenlerin hayal kırıklıkları, acıları, öfkeleri ve melankolisiyle yanarken dünya danslarının en popülerlerinden biri olan Tango da işte alt sınıfa mensup bu fakir insanlar tarafından yaratıldı. Günümüzde birçok çeşidi bulunan, çok sevilen ve artık dünya danslarından biri haline gelen Tango’nun en güzel halini görmek için kendinize bir Buenos Aries gecesi seçebilir ve Arjantin dans geceleri yani milongalarda tangonun gerçek ruhunu hissedebilirsiniz.

Kaynak:blog.prontotour.com

Benzer Yazılar

Malta’nın Saklı Cennetleri: Eğlenceli ve Detaylı Bir Malta Gezi Rehberi

Gezi Rehberi 1 hafta önce

Malta’nın saklı cennetlerini keşfetmeye hazır mısınız? Mavi Lagün’ün berrak sularında şnorkelle yüzme, Gozo’nun tarihi güzellikleri, renkli Marsaxlokk Pazarı ve hareketli St. Julian’s geceleri, Malta’da unutulmaz anlar yaşamanızı garantiliyor.

Keşfetmeniz Gereken Efsanevi Bakü Gezi Rehberi

Gezi Rehberi 2 hafta önce

Bakü, eski ve yeni zamanın izlerini bir arada barındıran, keşfedilmeyi bekleyen bir hazine. Efsanevi bir gezi deneyimi yaşamak için ideal bir destinasyon olan bu şehir, göz kamaştırıcı mimarisi, zengin tarihi ve benzersiz kültürüyle sizi bekliyor. Azerbaycan’ın incisi olarak bilinen bu yer, lezzet tutkunlarını da unutmayarak damak zevkine hitap eden mutfak kültürüyle cezbediyor. Elinizdeki "Bakü Gezi Rehberi" ile şehrin gizli köşelerini keşfetmeye hazır olun. İster tarihî bir yolculuğa çıkın, ister mimari yapıları keşfedin; Azerbaycan’ın bu büyüleyici şehrini keşfederken her köşede yeni bir hikaye sizi bekliyor. Öyleyse gelin, hayranlık uyandıracak kadar güzel bu şehri birlikte keşfedelim. Bakü’nün Büyüleyici Tarihine Yolculuk Bakü, derin tarihini her köşesinde yaşatan, ziyaretçilerini zamanda bir yolculuğa çıkaran eşsiz bir kenttir. Deneyimleyeceğiniz bu muazzam şehirde, Bakü gezi rehberi olarak size tarihi dokunuşları özgün bir şekilde hissettirecek yerleri keşfetmeniz için ilham verici önerilerimiz var. Gelin, Bakü’nün tarihine birlikte dalalım: İçeri Şehir (İçerişehir): UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu tarihi […]

İzmir Kuşadası’nın Büyüleyici Güzellikleri: Keşfetmeniz Gereken Cennet Köşeler

Gezi Rehberi 3 hafta önce

İzmir Kuşadası, eşsiz güzellikleriyle her yıl binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor. Altın kumlu plajları, Efes gibi tarihi hazineleri, lezzetli yemekleri ve hareketli gece hayatı ile ünlü. Bu yazıda, Kuşadası’nın keşfetmeniz gereken cennet köşelerini detaylarıyla bulacaksınız.

0 Yorum Yapıldı

Yorum Yaz

Rastgele

Web sitemiz, gezinme deneyiminizi ve ilgili bilgileri sağlamak için çerezleri kullanır. Web sitemizi kullanmaya devam etmeden önce, şunları kabul etmiş olursunuz.