YILBAŞINI VAN GÖLÜ VE MURADİYE ŞELALESİ’NİN BÜYÜLÜ ATMOSFERİNDE GEÇİRMEYE NE DERSİNİZ?

Yılın en özel zamanı yılbaşı yaklaşıyor. Antik çağlardan beri insanlar, iyi şansın kendilerini bulması için yeni yılı çeşitli törenlerle karşıladılar. Peki bir gezginin yeni yılı karşılama şekli nasıl olabilir? Elbette ki; bilinmeyen ya da az bilinen diyarlara doğru yola çıkmak. Bunun için size Türkiye’den harika bir önerimiz var: Van Gölü ve Muradiye Şelalesi’ni de içeren 3 günlük bir Van Havzası turu. Antik Urartu medeniyetinin başkenti olan Tuşpa’nın da bulunduğu Van, aynı adı taşıyan gölün kenarındaki etkileyici konumu ile ziyaretçileri her zaman kendine çeker.

BÜYÜLÜ BİR YILBAŞI İÇİN İLK DURAK: VAN

 Yeni yılı bambaşka bir coğrafyada, muhteşem manzaralar eşliğinde geçirmek için seyahatinize Van’dan başlamanızı tavsiye ederiz. Hepimizin tanıdığı kedileriyle ünlü bu şehir aynı zamanda Türkiye’nin en büyüğü olan Van Gölü’nün de bulunduğu yer. Bu uzak ama hem tarihi hem de doğal güzellikleri açısından çok önemli olan şehir baharda adeta yemyeşil bir ovanın üzerinde gibidir. Kışın ise bembeyaz uçsuz bucaksız karla kaplı bir doğa manzarası sunar gezginlere. Van ili ve çevresinde karasal bir iklim hüküm sürer bilindiği üzere ama belirtelim ki Van Gölü, bölgenin yüksek bölgelerinde kış mevsiminin daha az sert geçmesini sağlar.

URARTU MEDENİYETİNİN İZİNDE…

Urartu medeniyetinin izlerine adım başı rastlayabilirsiniz Van ve çevresinde. Özellikle 2700 yıllık tarihi ve görkemiyle yükselen Van Kalesi’nde kaya mezarlarını, tapınakları, camileri ve çivi yazısıyla yazılmış yazıtları görmek mümkün. Van Arkeoloji Müzesi’nde ise buradan çıkan binlerce yıllık eserleri görebilirsiniz. Yine kentin tarihi bölümünde İkiz Kümbet, Ulu Cami gibi Selçuklu ve Osmanlı mimarisini yansıtan eserler de ilgi çekicidir. Kentin yakın çevresindeki Muradiye Şelalesi gibi doğal güzellikler de kaçırılmaması gerekenlerden. 

DOĞANIN HEDİYESİ MURADİYE ŞELALESİ’Nİ BİR DE KIŞIN GÖRÜN!

 Doğu Anadolu Bölgesi’nin ve Van’ın en çok ziyaret edilen doğal güzellikleri arasındaki Muradiye Şelalesi unutulmaz manzaralar sunar. Bendimahi Çayı üzerindeki şelalenin yüksekliği aslında çok fazla değil ama üzerinde bulunduğu çayın akış şiddeti dolayısıyla etkileyicidir. Muradiye Şelalesi’nin etrafındaki bitki örtüsü de çok özeldir çünkü çok farklı bitki türleri bulunur. Bahar aylarında da bu bölgede dolaşmanın tadına doyum olmaz bu sebeple. Muradiye Şelalesi’ne yılbaşında gittiyseniz donan şelale sularının buzdan kristallere dönüştüğünü göreceksiniz ve bu manzara kesinlikle aklınıza kazınacak. En iyisi şelale üzerindeki asma köprüde biraz durup bu güzel resmin tadını çıkarmanız.

VAN’IN VE ASALETİN SEMBOLÜ VAN KEDİLERİ

 Muradiye Şelalesi’ndeki doyumsuz manzaraları geride bırakıp Van merkezine döndüğünüzde uğramanız gereken bir başka yer de Kedi Evi. En nadide kedi türlerinden biri olan ve Van’ın sembollerinden biri olan egzotik Van kedilerinin iyi birer yüzücü olduğunu biliyor muydunuz? Bir gözü mavi diğeri kehribar rengi olabilen, bembeyaz ve kabarık tüyleriyle adeta asaletin temsilcisi gibi duran bu kedileri yakından görmek için Kedi Evi’ne kısa bir ziyaret yapabilirsiniz.

‘Van’da Mutlaka Yapılması Gerekenler’ diye bir liste yapılacaksa kesinlikle ilk sırada Van Kahvaltısı olmalı. Birbirinden lezzetli yöresel tatlarla dolu bu kahvaltıyı denemenizi tavsiye ederiz. Alışveriş meraklıları için önerimiz ise ünlü Savat işçiliği ile yapılmış, Urartulardan ilham alan gümüş takıların yapılıp satıldığı küçük, tatlı dükkanlara bakmaları… Hepsi birbirinden güzel gümüş ürünler adeta birer sanat eseri. Ya da el tezgâhlarında dokunan, canlı renklere sahip muhteşem Van kilim ve halılarını da yeni yıl için sevdiklerinize alabileceğiniz eşsiz hediyeler olarak düşünebilirsiniz.

VAN GÖLÜ’NDE UNUTULMAZ BİR YILBAŞI

 Bu yılbaşını Türkiye’nin doğusundaki bu muhteşem şehirde geçirmeye karar verdiğiniz için bir kez daha kendinizle gurur duyacağınız bir göl turu var sırada. Muhteşem bir Van kahvaltısının ardından adeta bir sahil kasabası gibi olan Edremit’ten başlayacak Van Gölü tekne turu için hazır mısınız? Rotanın bu bölümünde Van Gölü’nün tam da ortasında yer alan adacıkların en büyüğü olan Akdamar Adası var. Toplam kıyı uzunluğu 3 kilometre olan bu adanın üzerinde Anadolu’nun saklı anıtlarından biri Akdamar Kilisesi bulunuyor. Yeni bir yılı karşılarken, kiliseden Van’a doğru baktığınızda karlı dağların zirvelerini göreceksiniz, sadece aklınıza kazımakla kalmayıp fotoğraf makinelerinizin deklanşörüne basmayı da unutmayın! Adadaki kilise 915-921 yılları arasında Vaspurakan Kralı I. 

DÜNYANIN EN BÜYÜK TÜRK-İSLAM MEZARLIĞI AHLAT’TA

Akdamar’dan sonra adeta bir denizi andıran Van Gölü’nde Van’ın karşı kıyısına, Ahlat’a doğru yola çıkar tekneler. Bitlis ilinin bir ilçesi olan Ahlat, adeta bir açık hava müzesidir. Ulu Kümbet, Emir Bayındır Camii ve Kümbeti mutlaka görülmesi gerekenler arasında ama Ahlat’ta bulunan Selçuklu Mezarlığı’na özel bir vakit ayırmanızı öneririz. Dünyanın en büyük Türk-İslam Mezarlığı olan bu mezarlıkta bölgeye özgü kırmızı volkanik taşlardan yapılmış mezar taşları bulunuyor. 210 dekarlık bir alana yayılmış olan mezarlıkta, kulağa inanılmaz geliyor ama tam 8 bin 169 mezar taşı var.. Bu taşların üzerlerindeki işlemeler ve motifler ise görülesi. Bu yüzden Selçuklu Mezarlığı, ziyaretçilerin Doğu Anadolu’da en çok ilgi gösterdiği yerlerden biri.

MUHTEŞEM FOTOĞRAF KARELERİ İÇİN GÜROYMAK KAPLICALARI’NA DOĞRU UZANIN!

 Fotoğraf çekmekten hoşlanan bir seyahatseverseniz buraya gelmişken muhteşem kareler yakalayabileceğiniz Güroymak Kaplıcaları’nı rotanıza alın. Çünkü buradaki köylerde yaşayanlar kışın manda gibi büyükbaş hayvanlarını ve atlarını köydeki kaplıcaya götürüyor. Çevresi bembeyaz karlarla kaplı bir sıcak su birikintisini, sudan yükselen buharı ve bu buhar sisinin arasında yıkanan hayvanları düşününün. 

ŞİMDİ VAN GÖLÜ EKSPRESİ MODA!

Son yılların en gözde seyahat fikirlerinden biri Doğu Ekspresi idi. Şimdi Doğu Ekspresi’nin yanında Van Gölü Ekspresi de var ve kışın sunduğu muhteşem manzaralarla çok popüler. Maceracı ruhlar bu trenin rotasını başlangıç noktasından itibaren izlemek istiyorsa 25 saatlik bir rotaya hazır olsunlar. Siz de, unutulmaz bir yılbaşı için Van’dan başladığınız seyahatinizde kısa da olsa Van Gölü Ekspresi’ni kullanma lüksünü yaşayabilirsiniz. Tatvan’dan hareket eden trenle Elazığ’a doğru çok keyifli ve sizi cama yapıştıracak bir yolculuğa hazır olun: Buz kristalleriyle kaplı ağaçlar, uçsuz bucaksız stepler, trenin kıvrılarak geçtiği ve karla kaplı ağaçlardan oluşan küçük tüneller, donmuş akarsu manzaraları… Kısacası sizi bekleyen, görsel bir şölen.

2000 YILLIK HARPUT’UN SIRRI

 Elazığ’a vardıktan sonra bölgenin en eski yerleşim yeri Harput var sırada. Bazı kaynaklara göre Harput’un en eski sakinleri olan Hurriler MÖ 2000 yıllarında buraya yerleşmiş. Tarihi Harput; Urartular, Hititler, Roma ve Bizans hakimiyetine girmiş, Selçuklu hakimiyetine girmesi 1085 yılında olmuş. Harput’ta Taş Kale’yi, Kurşunlu Camii’ni, Ulu Camii’yi, Alacalı Camii’yi, Buzluk Mağarası’nı ziyaret edebilirsiniz. Bizden bir öneri; Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde sergilenen Harput Kabartması’nı mutlaka görün. Bir benzeri olmayan, yaklaşık 4 ton ağırlığındaki bu taş eser çok yakınlarda, 2016 yılında tesadüfen bulundu ve üzerinde incelikle işlenmiş kale kuşatması ve istila sahneleri bulunuyor. 

Kaynak: blog.prontotour.com