İskoçya’nın Güzel İki Şehri: Edinburgh ve Glasgow

Büyük Britanya’da Birleşik Krallık’a bağlı 4 ülkeden biri olan İskoçya, Avrupa’nın en modern ve refah seviyesi en gelişmiş ülkelerinden.

Göz alıcı doğal güzellikleri, orta çağ esintili sokakları, eşsiz sivil mimari yapıları ve tarihi noktalarıyla İskoçya’da öne çıkan en popüler iki şehir Edinburgh ve Glasgow. İskoçya’yı ziyaret etmeyi düşünenler için bu güzel iki şehirde yapılabilecekler bu yazıda.

İskoçya’nın En Güzel Kentleri

1. Edinburg

Tarihi Şehir Merkezinin (Old Town) parke taşlı, havadar sokaklarından Yeni Şehir’in (New Town) Georgian tarzı güzel yolları ile Edinburg, alışverişi, tarihi cazibelerini, bahçelerini, sayısız restoran ve kafelerini birbirine harmanlayan, harika vakit geçirebileceğiniz karşıtlıklar şehri olarak karşımıza çıkıyor.

Edinburg’un çarpıcı kentsel peyzajı da dramatik bir tezatlığa sahip. Yeni şehrin rafine zarifliğinden Eski şehrin birbirine dolanmış ortaçağ sokaklarına şehrin birbirini tamamlayan bu iki kısmı, ziyaretçilerine birçok etkileyici tarihi ve kültürel cazibeler ile sürekli değişen bir perspektif sunuyor.

Edinburg’un kalabalık şehir merkezi ziyaretçilerine alışverişin, etkileyici tarihi ve kültürel mekânların yanında harika mimarisiyle güzel bir manzara sunuyor.

Edinburg’un şehir merkezi Avrupa’nın en güzeli olarak değerlendiriliyor. Edinburg Kalesi’nin siluetine ve Eski Şehrin orta çağdan kalma kale ve kiliselerin kulelerine bakan zarif sokakları ile Edinburg şehir merkezi, ziyaretçilerine alışveriş, yeme-içme ve mimari harikalardan oluşan heyecan verici bir karışım sunuyor.

Edinburg küçük bir şehir ama keşfedilmeyi bekleyen çeşitli köylerine hayranlık duyacaksınız. En yakın olanlarından biri Royal Mile’ı mutlaka keşfedin, Water of Leith boyunca bir yürüyüşe çıkın, birinci sınıf restoranlarda yemek yiyin ve İskoç Ragbisi’nin ne denli önemli olduğunu bizzat evinde öğrenin.

2. Glasgow

Cana yakın sakinleri ile tanınan, canlı atmosferi ile görülecek ve yapılacak şeylerle dolu Glasgow harika bir tatil yeri. İskoçya’nın doğusunda, Clyde Nehri’nin yanında kurulan şehir ödül kazanmış müzeleri, harika restoranları, birinci sınıf eğlence imkanları ve çok daha fazlasıyla her yaştan gezginler için ideal bir destinasyon.

Glasgow belirgin mimarisi ve yeşil alanlarını Viktoryan binaları ile sayısız, huzurlu park ve bahçelerini birleştiriyor. Faal ve dinamik şehir Harika bir atmosfere sahip ve Birleşik Krallığın en iyi alışveriş destinasyonlarından biri. Merchant City ve Princes Square Alışveriş merkezlerinde büyük meşhur firmaları, West End de ise nostaljik ve retro tarzları, Buchanan, Argyle ve Sauchiehall Sokaklarının yayalara açılmasıyla oluşturulan Style Mile da ise düzinelerce mağaza bulabilirsiniz.

Glasgow yemek severler için her damağa uygun yüzlerce seçkin restoran sunuyor. Şehir dört defadan fazla Britanya’nın Köri Başkenti unvanı aldı ve Britanya’nın en vegan dostu şehri seçildi. Paket taşlı bir West End Sokağı olan ve süs ışıkları ile aydınlatılan Ashton Lane’de uluslararası üne sahip Ubiquitous Chip gibi şehrin en favori restoranlarını bulabilirsiniz. Şehir aynı zamanda geleneksel birahanelerden, tarz sahibi kokteyl barlarına kadar büyük çeşitlilik gösteren harika bir gece hayatı sunuyor.

Clyde Nehri özellikle şehir ışıklarının suya vurduğu akşam saatlerinde harika manzaralar sunuyor. Suyun kenarında İskoçya’nın taşımacılık ve seyahat müzesi olan Riverside Müzesi 2013’te Avrupa’da yılın müzesi seçildi. Giriş ücretsiz ve model gemilerden eski arabalara kadar birçok inanılmaz sergiye erişebiliyorsunuz.

Glasgow, İskoçya’nın en iyi sanatçılarının çoğunun doğduğu yer; Turner ödülü kazanmış Martin Boyce ve ünlü mimar Charles Rennie Makintosh gibi. Bellahouston Park’da ki House for an Art Lover (Bir Sanatseverin Evi) Makintosh tarafından tasarlanan kendine has tarzı ve vizyonuna ait bir vasiyet gibi. Kelvingrove Sanat Galeri, Side Müzesi, İskoç koloristlerinin ve Glasgow Okulu eserlerinin de aralarında yer aldığı çarpıcı bir koleksiyona sahip ve giriş ücretsiz.

Glasgow harika bir müzik sahnesine sahip ve İskoçya’nın en başarılı gruplarının ve müzisyenlerinin şehri, Franz Ferdinand, Belle & Sebastian And Travis bunlardan sadece birkaçı. Şehir düzenli olarak uluslararası ünlü sanatçılara ev sahipliği yapıyor ve sayısız eğlence mekânları ile dolu. Bunların en yenisi ve en büyüğü olan SSE Hydro 12 bin kişi kapasiteli ve dünyanın en meşgul aralarından biri.

Kaynak: turna.com