Okuyabildiğin Kadar Oku, Gezebildiğin Kadar Gez !

İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı için alınan kapasite kısıtlaması kararının, hatalı bir karar olduğu tartışmasız ortada… Böyle bir kararın alınması için  birçok koşul gerekli ama gerçek manada biz onların hiç birini, ne duyduk ne gördük… Bugüne kadar; yolculardan,  havalimanı işletmesinden veya orayı kullanan havayollarından, bu karara referans olacak bir çıkış da olmadı.Yıllar önce, Atatürk Havalimanı için benzer bir karar alındığında o dönem yolcular rötarlara isyan ediyor, havayolları park sahası olmadığı için operasyonu yürütmekte zorlanıyor, uçakların havada tur atarak yaktıkları yakıtın haddi hesabı olmuyordu. Hele bir de o kapasite yoğunluğuna lodos da eklenince Atatürk Havalimanı çekilmez bir hal alıyordu. İşte o dönemlerde de sık sık Avrupa’nın en rötarlı havalimanı listelerinin başında Atatürk Havalimanı’nı görüyorduk. Zaten bu değil miydi, İstanbul’a yeni bir havalimanı ihtiyacı olduğunu savunurkenki en büyük tezimiz… Rötarlar, park sahası azlığı, havayollarına yeni slotlar verilememesi, apronda yoğunluktan kaynaklanan iş kazası sayısının artması vs. Şimdi SHGM’nin aldığı bu kararın altında aslında farklı […]

Kendinizi gökyüzünde özel ya da ticari bir uçakta hatta hava kuvvetlerine ait bir jette hayal edin. Geçtiğiniz bölgede de, binalar yıkılıyor, ağaçlar devriliyor ve hatta denizde tsunami meydana geliyor. Peki, uçakta depremi hisseder misiniz? Kendinizi gökyüzünde özel ya da ticari bir uçakta hatta hava kuvvetlerine ait bir jette hayal edin. Geçtiğiniz bölgede de, binalar yıkılıyor, ağaçlar devriliyor ve hatta denizde tsunami meydana geliyor. Peki, uçakta depremi hisseder misiniz? Kısaca belirtmek gerekirse; deprem, uçağı etkiler ama hissedilmez. Basit bir örnekle açıklamak gerekirse sismik dalgaların denizde tsunami yaratması gibi uçaklarda da deprem etkili olur ama hissedilmez. Dünya kara ve deniz parçalarından daha fazlası ile bir bütündür. 600 millik yani 1000 km’lik bir yükseklikte gaz tabakası vardır. Atmosferik gazların kütlesi içinde de depremin etkisi dalgalarla uçağı etkiler. Depremler Sismik (P) ve kesme dalgaları (S) ile etki gösterirken, P dalgaları katı çizimleri terkederken ses dalgaları biçimlerini alır. (S Dalgaları sıvı veya gazdan geçemez). Bilimde […]

Hürriyet yazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, koronavirüs benzeri mikropların en çok havalimanları ve uçaklarda barındığını söyledi, korunmak için yapılması gerekenleri 10 maddede sıraladı. Hürriyet yazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, koronavirüs benzeri mikropların en çok havalimanları ve uçaklarda barındığını söyledi, korunmak için yapılması gerekenleri 10 maddede sıraladı. Uçak yolculuğunun sadece soğuk algınlığı virüsü kapma olasılığını yüzde 25’e kadar arttırabileceğini belirten Hürriyet yazarı Müftüoğlu, “Havalimanları ve uçaklar grip, nezle veya koronavirus benzeri mikropların en yoğun olabildiği yerler” dedi. Müftüoğlu, ‘Uçakta virüs kapmamak için 10 öneri’ başlıklı yazısında önlemlerden ilk 10’u şöyle sıraladı: 1- Koridorda değil pencere kenarında oturmaya çalışın. 2- Tuvaletlere yakın koltuklardan uzak durun. 3- Arkadaki değil öndeki koltukları tercih edin. 4- Öksüren, aksıran, hapşıran biri varsa maske takmasını isteyin. 5- Oturduğunuz koltuğun kollarını ve önündeki servis tablasını dezenfektan bir ıslak kâğıt mendil ile dikkatlice temizleyin. 6- Koltuğunuzun üzerindeki üfleyici havalandırma butonunu çalışır hale getirin. 7- Hijyenik bir ‘maske’ takmanın size […]

İzmir‘in Karataş semtindeki Tarihi Asansör, şehrin en beğenilen tarihi noktalarından birisi. Genellikle binalarda merdiven çıkmamak için kullanılan asansör, İzmir Konak’ta iki semt arasındaki mesafeyi kısaltmak için kullanılıyor. Birbirinden 58 metrelik yükselti farkına sahip bu iki mahalle arasındaki 155 basamaklı merdiven, 1907’de yerini Asansör’e bırakıyor. Bugün burası şehrin en güzel günbatımı izleme noktalarından biri. İzmir’de gezilecek tarihi yerler listesindeki Tarihi Asansör, Mithatpaşa Caddesi ile Halil Rifatpaşa Caddesi arasındaki yolu kısaltmak amacıyla İzmirli Musevi iş adamı Nissim Levy tarafından yaptırılıyor. İzmir’in bu tarihi mirası bir asırdan uzun süredir iki caddeyi birbirine bağlıyor. Ziyaretçileri Karataş tarafından gelişte, “Asansör Çıkmaz Sokağı” olarak da bilinen Dario Moreno Sokağı karşılıyor. Yahudi asıllı gitarist, piyanist ve sinema oyuncusu şarkıcının 1940′lı yıllarda 4 kardeşi ve annesiyle yaşadığı evin bulunduğu Asansör Çıkmazı Sokak 1992’de İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Dario Moreno Sokağı olarak değiştirildi. Sokakta sanatçının bir de heykeli var. Eski İtalyan usulü sakız evlerinin yanından geçerek girilen sokakta, kırmızı kesme […]

Doğa her mevsim güzel olsa da kış mevsiminin tadı başka. Dört mevsimin güzelliklerini en iyi şekilde yaşayan ülkemizde kış aylarının tadını çıkarmak için onlarca farklı alternatif bulunuyor. Türkiye‘nin batısında pırıl pırıl bir havada Ege kasabalarını keşfederken, aynı anda Bursa Uludağ’da kayak yapmak ya da Kapadokya coğrafyasının huzurlu atmosferini hissetmek mümkün. Kış Mevsiminde Gidilecek Yurt İçi Rotalar 1. Uludağ, Bursa Türkiye’de kış tatili denildiğinde birçok kişinin aklına ilk gelen destinasyon Bursa’da bulunan Uludağ Kayak Merkezi oluyor. Yemyeşil dokusuyla tanınan Bursa’nın gözde kayak merkezi Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerden kolay ulaşım imkanına sahip olması nedeniyle her yıl kış aylarında ziyaretçi akınına uğruyor. Yurt dışından da hatırı sayılır bir ziyaretçi ağırlayan Uludağ’da kış döneminde farklı etkinlik ve festivaller ziyaretçiler için hoş bir ortam sunuyor. Hafta sonlarında yoğun olan kayak pistleri hafta içi dönemlerinde görece daha sakinken Uludağ kayak otellerinin özel menüleri tatilcilere ziyafet anları yaşatıyor. 2. Abant, Bolu Türkiye’de her mevsim kartpostallık manzaralara […]

Avrupa’nın başkenti olarak kabul edilen Zürih dünyadan her yıl turistin akın ettiği bir yer olarak dikkat çekiyor. Zengin tarihi ve kültürel dokusuyla bu kent görenleri kendisine hayran bırakıyor. Günün her saati canlı olan kent yaşamı ve sahip olduğu doğal güzellikleriyle Zürih herkesin görmesi gereken yerlerden biri. İsviçre’nin en popüler şehri olan Zürih’e geldiğinizde refah seviyesi yüksek kent yaşamını ve lüksün en net halini görebilirsiniz. Dünya üzerindeki en pahalı şehirlerden biri olarak kabul edilen Zürih konum itibariyle Alp Dağları’nın yakınında yer alıyor. İçerisinden nehrin geçtiği bu güzel şehirde tarih ve kültür adına bir gezide aradığınız her şeyi bir arada bulabilirsiniz. Dünyaca ünlü saat markaları, leziz çikolataları, ünü Avrupa sınırlarını aşan müzeleri ve şehrin içinde korunmayı başarmış doğal yaşam alanlarıyla Zürih turistlerin kalbini fethediyor. Zürih’te Gezilecek Yerler Zürih’teki Meydanlar, Caddeler ve Tepeler Niederdorf Eski kent kısmında yer alan Niederdorf’tan Zürih’i keşfetmeye başlayabilirsiniz. Oldukça canlı bir cadde yolu olan Niederdorf halk arasında Dörfli olarak anılıyor. […]

Güneydoğu Asya’nın en çok ziyaretçi ağırlayan şehir devletlerinden Singapur, zıtlıkların mükemmel uyumumun sembolü. Şehrin bir yanından muhteşem görünüme sahip modern gökdelenler yükselirken, bir diğer yanda yemyeşil şehir parkları ve çevre düzenlemeleri bulunuyor. Modern şehir tasarımının yemyeşil dokuyla özdeşleştiği Singapur, aynı zamanda kişi başına düşen yeşil alan miktarı ile de dünya ülkeleri arasında en üst sıralarda yer alıyor. Singapur’a uçakla inerken uçak penceresinden bu dokuyu görmek mümkün. Gardens By the Bay, Singapur Gardens By the Bay, 101 hektarlık çok büyük bir alan üzerine kurulan üç bölümden oluşuyor. Bay South Garden, Bay East Garden ve Bay Central Garden isimli üç ana alanın bulunduğu muazzam bahçenin ‘Bitkiler ve İnsanlar’ ile ‘Bitkiler ve Gezegenler’ isimli iki teması bulunuyor. İlk tema olan ‘Bitkiler ve İnsanlar’ bitkilerin Singapur’da var olan etnik kökenlerle ilişkisini yansıtırken, ikinci tema ‘Bitkiler ve Gezegenler’ bitkilerin ekosistemdeki önemini vurguluyor. Bay South Garden Bahçe sanatının dünyadaki en güzel örneklerinden olan Gardens by the Bay’in […]

İtalya‘da Napoli Körfezi’nin karşısında yer alan Sorrentine Yarımadası, dünyada görebileceğiniz en etkileyici sahillerden birine sahip. Yarımadanın kuzey kıyısında yer alan, mükemmel konumuyla küçük ve şirin bir kasaba olan Sorrento, Napoli Körfezi, Vezüv Yanardağı ve Capri Adası’na bakıyor. Sorrento, Napoli’nin 50 km güneyinde, Amalfi Yarımadası’nın tepesinde bulunuyor. Çok sayıda oteli, restoranları ve kolay ulaşılabilir toplu taşıma seçenekleri ile Amalfi Kıyılarını, Pompeii’yi, Vesuvius’u ve koyun diğer bölgelerini ziyaret etmek isteyenler için güzel bir üs. Orta çağlarda çok önemli bir ticaret bölgesi olan bu Sorrento Roma Dönemi’ndeki muhteşem atmosferini günümüzde de korumayı başarmış. Sorrento’da ziyaretçileri birçok güzellik bekliyor. Merkezdeki piazza, 1544’te burada doğan şair Torquato Tasso’nun adını almış. Kasabanın bu bölgesi yürüyüş yapmak, dolaşmak, sakin bir akşam geçirmek için muhteşem bir yer. İnsanlar dışarıda olduğu sürece de hemen hemen her yer açık oluyor. Zanaatkarlar çoğunlukla dükkanlarında ya da sokak arabalarında hünerlerini sergiliyor ve sizin de bunları izlemenizden mutluluk duyuyorlar, aslında tüm olay da bu zaten. […]

Deniz, kum, güneş üçlüsüne bir de macerayı ekleyin. Ve işte karşınızda Karayipler… Güney Florida’dan başlayıp Venezuela’ya kadar uzanan bölgenin, dünya üzerindeki en eşsiz tatil rotalarından biri olduğunu artık bilmeyen yok. Yılın her döneminde tatil yapmaya izin veren bu bölge; bembeyaz kumsalı, tertemiz denizi, palmiyelerle çevrili yolları ve sıcacık insanlarıyla nam salmış bir yer… Hani bir gidenin bir daha gitmek için can attığı tatil mekanları olur ya, işte bu bölge de unutulmayacak bir tatil rotası için benzersiz bir fırsat sunuyor. Dünya’nın en büyük gemileri ile Miami’den başlayan ve yaklaşık olarak 7000’e yakın ada ve adacığın bulunduğu özgür ruhlu korsanların adresi Karayipler’e doğru rüya gibi bir yolculuğa çıkmak harika olmaz mı?  OCEAN DRİVE’DA YÜRÜMEK KIRMIZI HALIDA YÜRÜMEKTEN DAHA ZOR Miami Beach’te bulunan ve aynı zamanda Scarface’in birkaç sahnesinin de geçtiği, dünyanın en popüler caddelerinden biri Ocean Drive. Kartpostallarda sıklıkla gördüğümüz o neonlu, ışıl ışıl otellerin bu cadde boyunca sıralandığına şahit olabilirsiniz. Ultra […]

Hırvatistan’ın 3 bin 600 kilometrelik sahil şeridinin inci tanesi gibi parıldayan kısmı olan Dalmaçya kıyıları sadece muhteşem plajları ile tanınmıyor. Kireçtaşı kayalıklarının derinlerden yükselip su yüzüne çıktığı görüntüler, çarpıcı gün batımları, hayal gibi manzaralar, görkemli Orta Çağ mimarisi ve filmlere dekor olan mekânlar da onu çekici yapan etkenler.  SEVİMLİ BAŞKENT: ZAGREB Hırvatistan’ın başkenti olan Zagreb şehri ise ülkenin her açıdan merkezi. Kozmopolit bir kültürel hayatın olduğu Zagreb doğal güzelliklerinin yanı sıra özellikle 19. yüzyıla ait mimarisiyle dikkat çekiyor. Bu yüzden özellikle Zagreb Katedrali, şehrin sembolü St. Mark Kilisesi, Lotrscak Kilisesi, St. Catherine Kilisesi mutlaka görülmeli dediğimiz yapılar. Ayrıca Mirogoj Park Mezarlığı ve Ortaçağdan beri kurulmaya devam eden Dolac pazarı da kesinlikle listeye alınmalı.  İlk durak Opatija, Adriyatik Denizi’ndeki Dalmaçya kıyılarına yerleşmiş muhteşem bir sahil kasabası. Özellikle 19. yüzyılda bir sağlık beldesi olan kente iyileşmek için gelen ünlülerin sayısı azımsanacak gibi değil. Bugün de dünyanın her yerinden turistleri ağırlayan Opatija, daracık […]